NOKTA.
Erdem NOYAN.
Muhalefet partilerinde sular durulmuyor. Huzursuzluklar diz boyu. Meğer ne kadar önemli bir
seçimmiş bu yereler seçimler. Her kafadan bir ses çıkıyor, aday gösterilenlerden kimse memnun değil,
aday gösterilmeyenler ise parti içi muhalefet geçip acımasızca partiye saldırıyor. Kimin ne yaptığı belli
değil, liderler partilerine sahip çıkamıyor.
Ancak AK Parti ve MHP’yi bunların dışında tutuyorum. Zira orada lider korkusu var, sıkımı aday
gösterilenlere karşı itiraz olsun, ya da aday gösterilmeyen adaylar itiraz etsin. Daha onlar baş
kaldırmadan gereği anında yapılır. Bu partiler seçim meydanlarına dağılmış vaziyetteler.
Şimdi bakıyorum da bu partiler dışında iddialı olan iki muhalefet partisi CHP ve İYİ Partiye, bu
partilerde sular bir türlü durulmuyor. Daha çok yeni bir olay size aktarayım, CHP Ankara Büyükşehir
Belediye başkan adayı Mansur Yavaş’ı açık açık destelediğini ilan eden bir İYİ Partili yöneticisi anında
kapıya konuverdi.
Örnek mi istiyorsunuz, Ankara’da partinin Belediye Başkan tanıtım toplantısında, salonda bulunan İYİ
Parti Ankara İl başkanı Yener Yıldırım,‘’ Mansur Başkanı destekleyeceğiz’’ diye ses yükseltince anında
kapıya konu verildi ve yerine aynı anda atama yapıldı.
Bunları çoğaltabiliriz, yurdun birçok yerinden buna benzer sesler yükselmeye devam ediyor. Bunlara
ilaveler de edilebilir. Meclis koridorlarında İYİ Partili bazı vekillerde rahatsızlıklarını kapalı kapılar
ardında dile getirmeye devam ediyorlar.
Meclis kulislerinde çarpıcı bir iddia daha var. İYİ Parti lideri Meral Akşener’in son haftalarda son
derece sinirli gözüktüğünü iddia ediliyor. Önceleri daha sağ duyulu ve tenkitlerini aşağı perdeden
yaparken, özellikle son grup toplantılarında çok sert uslup kullandığını söyleyen partililere bizzat ben
şahit oluyorum.
Buna seçim sancısı denemez, yaklaşık 30 yıldır parlamentoyu takip eden bir Gazeteciyim, bu
seçimlerdeki yüksek tansiyonu hiç görmedim, bu yüzden, 31 Mart yerel seçimlerine giden bu son bir
aylık dönemde tansiyonun dahada artacağı gibi gözüküyor.
XXX
Gelelim Ana Muhalefet Partisi CHP’ deki duruma. Bu partide Özgür Özel’in iş başına gelmesinde sonra
partide çarklar giderek ters dönmeye başladı. Partide üç baş almış başını gidiyor. Bir ifadeye göre
Özgür Özel maalesef hala partiye sahip çıkamadı, Partiyi toparlayamadı.
Başka bir kesim ise partide hala üç grup parti içi savaşı veriyor. Bunlar ise iktidardaki Özgür Özel
Grubu. Takoz koyanlar ise eski başkan Kemal Kılıçdaroğlu grubu, üçüncü grup ise Ekrem İmamoğlu
grubu. Bunu ben söylemiyorum Meclis kulislerinde söylenenler bunlar.
Sevgili okuyucular bakın bir kere, Kılıçdaroğlu taraftarı olan bazı vekiller ki onların ismi bende saklı,
‘’Ekrem İmamoğlu İstanbul’da bugüne kadar sokak sokak dolaşıp İstanbullu’ lar la bir araya geliyor,
ama partinin genel başkanı bugüne kadar İstanbul’ a gidip onun yanında hiç gözükmedi ‘’ bu iddia
doğrumu önümüzdeki dönemde göreceğiz.
Şayet bütün bunlar doğruysa genel başkan Özgür Özel’in hala parti içi sorunları ile boğuştuğu ve bir
türlü partiyi toparlayamadığını gösteriyor. Bu nedenle Özel seçime bir kala bu girdaptan nasıl çıkacak
gerçekten merak konusu.
Özgür özel bir taraftan bu sorunlarla boğuşurken, öbür tarafta aday gösterilmeyen ve halen görev
başındaki Belediye başkanlarının sert eleştirilerine maruz kalıyor. Bu o kadar ileriye götürülüyor ki,
aday gösterilen ve görev başında olan bazı Belediye başkan adayları hakkında inanılmaz yolsuzluk
dosyaları sayfa sayfa ortalara saçılıyor.
Buna seçim sancıları denebilir mi? düşünün bir kere, iktidara talepli bir Ana Muhalefet partisi bölük
pörçük, her kafadan bir ses çıkıyor, parti adeta üçe bölünmüş vaziyette. Dahada kötüsü, Meclis
koridorlarında taraflar yan yana geçiyorlar neredeyse birbirlerine selam vermiyorlar.
Peki, güya yenilenmiş bir Ana Muhalefet partisindeki bu durum sizce normal mi? eğer seçmen
umudunu kaybetmiş olurda sandık başına gitmezse maazallah bir Nisan, şaka yerine, gerçek I nisan
oluverir, bunu hiç düşünmek istemiyorum. Ama seçmen bu konuda o kadar sessiz bir duruma gelmiş
ki, adeta Gardını almış 31 Mart’ ı bekliyor gibi. Umarım partiler için bu durum gerçek 1 Nisan Şaka sı
olmaz.