SİYASET
Giriş Tarihi : 29-05-2023 23:38   Güncelleme : 29-05-2023 23:41

Kavgalar, Patırtılar, Küfürler arasında hayati bir seçimi geride bıraktık ya buna da şükredelim.

Kavgalar, Patırtılar, Küfürler arasında hayati bir seçimi geride bıraktık ya buna da şükredelim.

NOKTA.

ERDEM NOYAN
Kavgalar, küfürler, sert sözler bir seçim böyle geldi geçti. İktidar kazandı, muhalefet oylarını artırarak
kaybetti, ancak bu seçimlerden çıkartılacak çok dersler var. Umarız partiler üstlerine düşeni alır da
kendilerine çeki düzen verirler. Bu seçimler Liderlerin değişmesine vesile olur mu bilemeyiz ama şu
anki abandone durumu ortadan kalksın mutlaka dipden gelecek sarsıntılar bazı partileri etkileyecek
gibi gözüküyor.
Acaba sizce öyle olacak mı. ? gelin duruma bir bakalım. Önce iktidar partisine ve onun başındaki
güçlü isme Recep Tayyip Erdoğan’ a ve onun ortaklarına, her koldan saldırdılar, öyle ki devletin bütün
imkanlarını hem de, muhalefet liderlerinin bir ifadesine göre ‘’ fütursuzca ‘’ kullanarak iki seçimi de
önde bitirerek iktidarını sürdürme yetkisini aldılar.
Tabi burada esas gücün sahibi her seçimde olduğu gibi gene Cumhurbaşkanı ve AK Parti lideri Recep
Tayyip Erdoğan. Onun Karizması ,dayanılmaz cazibesi ve hatipliği ile bu seçimleri kazandılar, yoksa ne
MHP Lideri Devlet Bahçeli, ne Hüda Par, ne Refah Yol lideri, ne Erbakan’ın oğlu Fatih Erbakan ve nede
Partisiz lider Sinan Oğan’ın başarısı bu başarı. Sadece Recep Tayyip Erdoğan’ın başarısı, yoksa burada
AK Partinin esamesi bile okunmaz, çekin Recep Tayyip Erdoğan’ı, biranda, bir ara tarih yazan
Karaoğlan Ecevit’in partisi DSP’ ye veya Özal’ sız Anavatan Patisine döner AK Parti, yani tarih olur.
Sevgili okuyucular, bu nedenle bu seçimlerin hanesine Erdoğan yazılmalı. Ancak buna tam olarak
yüzde yüz başarıda dememek lazım çünkü, bu gün bu imkanları, bu gücü, hem de isimsiz hangi parti
olursa olsun verin, inanın iktidarın kapısını aralarlar. Düşünün bir kere iktidarın gücünü, ilk seçim
yüzde 49 oy almış Erdoğan bir kenara koyun bunu, üstüne bir ifadeye göre yüzde 5 ‘ler civarında
Suriye, İran, Katar ve henüz tanımadığımız Afrika ülkesi vatandaşlarını, onun üstüne de en az 900 bin
civarında yurtdışı oyları koyun, enaz eder yüzde 52. İş de size AK Parti iktidarı ve 13’ üncü
Cumhurbaşkanı.
Bunlar AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan’ın gücü ve oy getiren yabancı dış güçlere tanıdığı imkanlarla
ortaya çıkan tablo, bunun üstüne birde baştan aşağıya donatılmış Devlet gücünü koyun, yani hesapsız
kitapsız harcama ülkenin her noktasına kadar sağlanan yardımlar, bağışlar ve vaatleri ekleyin, hiç bir
şey yapmayın, iktidar kucağınıza gelip pat diye oturur.
Sevgili okuyucular gerçekten muhalefetin dediği gibi bu seçim hiçbir seçime benzemedi. Bütün
bunlarla beraber, Cumhurbaşkanının bir ara dediği gibi,‘’ atı alan Üsküdar’ ı çoktan geçmişti ‘’ bile. İş
de AK Parti adına seçim böyle geçti ve başarı yakalandı.
Gelelim parça parça Muhalefet Partilerine. Gene iyi dayandılar parça parça olmalarına rağmen,
kendilerini bir arada tutmayı başardılar ve yıkılmadan ayakta kaldılar ve yüzde 47’leri yakaladılar.
Akşener bir ufak kazası olmasaydı, belki durum dahamı iyi olurdu bilemiyorum, ancak şurası bir
gerçek 14 Mayıs’ da alının yüzde 45 civarındaki oy ve 28 Şubat’ta yapılan Cumhurbaşkanlığı seçiminde
alınan yüzde 47.82 oranındaki oyda azımsanmamalı. Karşısındaki, o kadar büyük ve dev gibi bir güç ki
alınan bu oylar o kadar küçümsenmemeli.

Ancak burada Kılıçdaroğlu’ nun yaptığı usul hatasına bakılmalı, yanı CHP’ lideri Kılıçdaroğlu’nun ilk
seçimdeki uysal, kibar ,kalp kırmayan dil ve tutumuna dikkat çekmek isterim. Siz bir siyasi
mücadeleye giriyorsunuz, var olma yada yok olma mücadelesine, üstelik peşinize taktığınız 5 parti ve
iki Belediye başkanlarının gücünü yanınıza alarak, yani onlarında geleceği ile ilgili bir savaşa
giriyorsunuz, bu nedenle Erdoğan gibi bir Liderle meydan savaşına çıkmışsınız, o kadar olamasa bile
sizde onun tonunda kürkremeliydiniz, tabi mecazi manada söylüyorum, yani aynı ton, aynı sertlik de
kürsülerde cevap vermeliydiniz, iş de bunu yapamadınız, bu olmadı sayın Kılıçdaroğlu, hiç olmadı.

Maalesef bunun böyle olmadığının farkına vardınız ama biraz geç kaldınız, 28 Şubat’ da ki ikinci turda
fark ettiniz bunu ve ses tonunuzla beraber saldırıya geçtiniz ama süreniz doldu ve yetişemediniz,
keşke bu durumu aylar önce görüp öyle hazırlansaydınız ve meydanlarda kürkreseydiniz, çünkü bu
halk bu diden anlıyor. Seçim gezilerinin birinde vatandaşlara sokuldum ve sormuş idim, ‘’ Recep beyi
neden destekliyorsunuz ‘’diye bana şu cevabı vermişlerdi, ‘’ uzun adam Müslüman ve kavgaçı. ‘’
İş de bizim seçmenler maalesef bu dilden anlıyor, İYİ Parti lideri Meral Akşener bir ara meydanlarda
kadın lider olmasına rağmen kükredi ancak onun sesi de zamansız oldu gibi geldi bana.
Sevgili okuyucular iş de bir seçimi de patırtılar, kütürtüler, biraz da küfürler arasında, sağ salim olarak
tamamladık ya iş de buna şükredelim.,

Erdem NoyanErdem Noyan